8 Aralık 2009 Salı

24 ay yani 2 yıl =)

Evet dün 2 yılımızı bitirdik yazım geç oldu. Her ayı itinayla yazmazsam olmaz =)
Kutlamayıda bi gün önceden yapmıştık. Güzeldi eğlenceliydi.
Ama havai fişeklerim hala patlamadı =)

Bi ömür seninle olcak gibi hissediyorum :p

5 Aralık 2009 Cumartesi

Öylesine

İlk önce doğum günümü kutlayan herkese çok teşekkür ederim. Beni çok mutlu ettiniz. Görüdğüm her yorumda çooooooooooook mutlu oldum.
Doğum günümdü mutlu olmam gerekirdi fakat pek güzel geçmedi. İnsanların doğum gününü kutlaması seni ne kadar mutlu etsede sen en yakınında olan insanın daha güzel kutlamasını bekliyorsun. Beklediğin gibi olmayıncada mutlu olamıyorsun doğal olarak.
Kötü bi doğumgünüydü kısaca.

Ugglarım geldi bu arada gerçekten çok güzeller. En kısa zamanda onlarında fotolarını koyacağım.
bu kadar
HOŞÇA KALIN !

3 Aralık 2009 Perşembe

Ben bugün doğmuşum..

Evet şu saat itibariyle bir yaş daha doldurmuş bulunuyorum fakat o yaşı artık saymayı bıraktım sadece doğum günüm işte =))
Annem derdi 20 yaşını geç sorasını saymazsıın diye haklıymış. Geçeli azıcık yıl oldu ve ben bıraktım artık yaş saymayı =)) 22 bitti sanırım. Emin değilim ama :p
Evimde oturmuş soru çözüyorum. Çok eğlenceli geçecek eminim.. Sevgilide yok burda. Geleceğinide sanmıyorum... Yine bana hüsran yine ban hasret anlayacağınız hahay.. Eğlenceli bi hale çevirmek gerek aslında. Daha önümüzde 24 saat var elbet bulunur bişeyler..

Biraz önce annemle babam odamın kapısından pastayla girdiler. Ahh çok duygulandım canlarım benim iyiki doğurmuşlar ihih..

Dileklerim yine çok yeni yaşta..
Hep mutlu olayım sevdiklerimle.. Sağlıkta olsun yanında, Hele babam sağlığına kavuşursa ki en önemli dileğim bu babam sağlığına kavuşsun en büyük mutluluk olacak benim için. Sevgiliyle güzel şeyler olsun istiyorum hep mutlu olalım falan ..

Şimdilik böyle..
kaçar ben =))

22 Kasım 2009 Pazar

Bu aralar ..

Uzun zamandır doğru düzgün birşey yazmıyorum. Pek yazasım yoktu sonra sınavlar falan girdi derken biraz soğudum blökcüğümden. Ama her gün saatlerce blogtan bloga gezmeyi bırakmadım =) En büyük zevkim haline geldi blogları gezmek. Bloglarda yapılanlara hayranlıkla baktım en çokda bu DIY projelerine bayıldım.

Bayram buralarda olmayacağım. Bayramda kendim için bişeyler yapmayı düşünüyorum. Bloglar bana çok ilham verdi ve kendime ciciler yapmayı düşünüyorum. Ben becerikliyimdir el işi konularında. Kuzenler beğendikleri küpeleri gösterirdi ben onlara yapardım. Hatta benim sabun ve mum yapıp satmışlığım bile vardır. Yazın mum yapım işine devam etmeyi düşünüyordum fakat planladığım gibi gitmedi işler. Mum yapamıyorum çünkü kalıp sıkıntım var. Sabun yapamamamın nedeni de kalıp ve doğru düzgün ham sabun bulamam. İstanbuldan bir yerden getirtmiştim ama adam resmen kazıkladı beni sabunlar bozulma yaptı. O yüzden bi daha güvenemedim bi yere. Ama Bir gün devam ettireceğim o gün hangi gün olur bilmem =)

Bayramda kendime taçlar, tokalar, takılar yapmayı düşünüyorum. Eskişehirde malzeme kısıtlı buda sorun oluyor benim için.
Ben şu piramid zımbalardan istiyorum yarın çıkıp onlardan arayacağım umarım bulurum. Bulamasamda bayramdan sonra sevgili ve gazmeyle İstanbul turu yapmayı düşünüyoruz. İstanbullu arkadaşlardan yardım istemeyi düşünüyorum nerden bulabilirim diye. Gazme İstanbullu fakat böyle şeylerle pek uğraşmadığı için nerden bulunur pek bilmiyor. Eminönündedir muhtemelen bakarız demişti. Başka yerler bileniniz varsa söylerseniz iyi olur. Gerçi gideceğimiz gün kesinleşince bir post yazıp yardım isteyeceğim sizlerden.

Yapacaklarım böyle bayramdan sonra yeni cicilerimi sizlere göstereceğim.
Öperim kaçarım mihih =))

İlk strawberry alışverişim

Strawberry'den yaptığım ilk alışveriş. Zaten bu bloglarda gezinmeye başladıktan sonra bir alışveriş manyaklığı başladı bende. Bu set indirimdeydi çoğunuz görmüşünüzdür.
Benim içinde cazip bi set geldi ve aldım =)
Ruj hariç hepsini kullandım.
Farların kalıcığı çok iyi rimelde akmıyor zaten çıkarmaya çalışıncada zor çıkarıyor. Dolgunluk vermeside idare eder. Geçer not aldılar benden. Rujun rengi bordo gibi ben o tonu pek kullanmam anca açık bi renk rujla biraz rengini açarak kullanabilirim.

17 Kasım 2009 Salı

Jeliboncukum'un hediyeleri geldiiii =)

Bugün kargo bana çalıştı sanırım. Kurstan geldim kapı çaldı ve kargo geldi. Ben Jeliboncuk'un paketi geldi diye düşünürken çilek siparişlerim geldi. Çilekten gelenlerin fotolarını çekip annemle dışarı çıktık. Onlarıda yayınlayacağım. Annemle çarşıdan aldıklarımızda yayınlayacağım =)
Eve geldim babam bugün posta sana çalıştı kargon var yine dedi. Eneee dedim bu kesin Jeliboncuk'umdan geldiiii.
Nasıl itinayla paketleyip süslemiş şu stresli günlerde beni nasıl mutlu etti anlatamam.
Annemle paketi heyecanla açtık.
İçinden o kadar güzel ciciler çıktı ki annem baktı ben hepsini tek tek denedim =)
Hepsine bayıldım. Ellerine ve emeğine sağlık canımmm...

Gelelim hediyelerime. Hepsi birbirinden güzelller =)


Bu taca bayıldımmm !
Akşam annemlerle alışverişe çıktı ve ben hemen taktım =)))
En sevdiğim renk saks mavisiiii =))

Bu cici kutunun içinden çok güzel bi cici çıktııııı =)
Evet evet
o cici kutunun içinden bu cici kolye çıktı
Bu kolyeye bayıldım.. Renkleri pembeeee tam benlikkk =)

Bu anahtarlığada bayıldım
Ben bunu raflı dolabımdaki mumların arasına koymayı düşünüyorum .
=)



Hepsi için tekrar tekrar teşekkür ediyorum
Emeğine sağlık
Ellerine sağlık

=)



Jeliboncuk'un pasajıda var o kadar güzel ciciler varki
Buyrun mutlaka bakın...


10 Kasım 2009 Salı

10 Kasım !


Ağlarım usul usul
Seni uğurlarken son yolculuğa..

Söylenecek çok şey var. Ama hepsi boğazımda takılıp kalıyor.
Neler yapıyorlar, Neler oluyor Türkiye ' ye.
Emellerine ulaşamayacaklar.
Biz özgür Türkiye'mizde yaşayacağız.

kaynak

8 Kasım 2009 Pazar

Jeliboncuk' un hediyelerinin sahibi ben oldumm..

Jeliboncuk 100. izleyicisinin şerefine bi çekiliş düzenlemişti. Bende ilk defa bir çekilişe katılayım dedim. Ve çekilişin şanslı ben oldum. Küçük Emir'in yaptığı çekilişte ben çıktım =)
oley oley =)

Hediye bana özel yapılacakmış ihih =) Benim için çok büyük bi mutluluk oldu.
Jeliboncuk'a çok çok teşekkürler ediyorum şimdiden.
Hediyelerim elime geçtiği zamanda burada yayınlayacağım.
Jeliboncuk yoğun olduğu için süre uzayacak biraz.

7 Kasım 2009 Cumartesi

23 oldukkk =)

Evet 23. ayımızıda bitirmiş olduk.
2 yıla 1 ay kaldı.
Çok heyecanlıyım.
=)

2 Kasım 2009 Pazartesi

yeni bir blog !!

''Hayattan çıkarıp attıklarım'' yeni bir blog sahibesi daha aramıza katıldı. Bizlere hediyelerle hoşgeldiniz diyor bi ziyaret edin. Buradan..

28 Ekim 2009 Çarşamba

GOjane ve İlk Yurtdışı Alışverişim

Evet bende yurtdışından ilk alışverişimi gerçekleştirdim. Çok heyecan vericiydi =))

GOjane'i ise Fashion By Siu'nun blogunda görmüştüm. ve ufak bi araştırma yaptım hiç siparişi gelmeyen sorun yaşayan görmedim. Shippingi paylaşacak biri buldunmu tamamdır bu iş dedim. O şanslı kişide gazmem oldu =)) Gazmeyle birlikte papilerimizi beğendik. Ama bi kişi daha olsa shipping dahada düşücek diye düşündük ve Gazme'nin ev arkadaşını kafaladık ihihhh =)
3ürün sipariş verdik. Hem gümrük sorunu yaşamayalım diye hemde bi kalitelere bakalım diye çok aşmadık kendimizi. Herkes birer tane beğendi ve sipariş verdik.

Siparişlerimiz 22 Ekimde kargolandı ve bugün elime ulaştı. 6 gün iyi bi süre gibi geldi bana. Gerçi çok fazlada bilmiyorum ama sizlerden okuduklarıma göre iyiymiş gibi geldi.


Ayakkabılara gelince ben 37 numara sipariş vermek istiyordum ama yoktu 36 sipariş verdim olur belki diye çünkü değişiyo bazen 36 bazen 37 olabiliyor ve kalın çorapla giydiğim halde oldu bu durum çok sevindirdi. Kızların ki nasıl olacak bilmiyorum onlar henüz denemediler.



Kalite ise hiç fena sayılmaz. Onay aldı diyebilirim beğendiğim botlar olursa tekrar sipariş verebilirim. =))


10 Ekim 2009 Cumartesi

Yine ne yaptığımı bilmeden yaşıyorum. Bu hafta inanılmaz yorucuydu. Sabah erken kalk kursa git, kurstan çık yemek ye, koşa koşa derse yetiş. Acaib yoruldum. Bünye hazır değilmiş anladım. Koca yaz camış misali yattığım için ağır geldi bu tempo.


Yarın nişanımız var... Teyzemin oğlunun nişanı var çok heyecan var. Kuzenlerimden biri evlenmek için ilk adımı atıyor. Babam taraftan evlendi hepside ben pek onları kuzen cinsinden saymıyorum ihih.. Elbisemi haftalar öncesinden aldım. Pek içime sinmedi ama salla diyorum ihih.. Düğün kıvamında bi nişan olacakmış gibi geliyor. Salonda olacak çünkü..


Bloglada ilgilenesim gelmiyor. Gerçi hiç vaktimde yok. Bu sen böyle olacak gibi ama bellide olmaz

kaçar ben

7 Ekim 2009 Çarşamba

4 Ekim 2009 Pazar

ÜDSeeeee

Girdim geldim üdseciğime. Çok uzun ya sınav çok sıkıldım. Sadece bi soruyu bilerek yaptım. yanlış doğruyu götürmüyor nasıl olsa diye girmiştim zaten sınavada. Kolaydı yada zordu diye birşey diyemeyeceğim çünkü cidden hiç bişey anlamadım. Kafama göre tercüme edip çözdüm soruları. 20 alırsam aferin bana =)

Ben 40. sotuya falan gelmiştim yanımdakine baktım daha 10. sorudaydı. Yuh dedim mörf naptın sen. sonra yavaşladım biraz ama sıkıldım yine hızlandım sonrada çıktım zaten. 100 dakka falan oturdum sanırım.

Asıl ilkbahar dönemindeki önemli benim için. Hazırlanıp gireceğim.

Ay bide bundan daha yüksek alırmışım ne gülerim kendime =)

üds maratonu başladı benim için. yorumlarda bi kaç kişi ayrıntı yazarmısın bu süreçle ilgili demişti. Ben kursa giderek hazırlanacağım. Kursta salı günü başlayacak o zamanda derslerin içeriğini falan yazarım ayrıntılı.

şimdilik kaçtım

3 Ekim 2009 Cumartesi

Çok yoğun bi sene beni bekliyor gibi geliyor. Gireceğim 3 tane sınav var önümde. Hatta bu pazar bi ısınma turuna çıkayım diye üds ye gireceğim. Pek bi umudum yok çünkü en son ingilizceyle 1.sınıfta haşır neşir olmuştum ondan beri rafta duruyor sayın ingilizcem.

Yoğun bi sene olacağını anlayan bu bünye uzun bi süreden beri yatış yapmakta. Kendime çok sinir olmaktayım yapacak bişeyler arıyorum ama bulmadım henüz. Kitap okumaktan ileri gidemedim. Neyseki bugün ni arkadaşımla buluştuk ve bütün gün gezdik yedik içtik tabi en güzelide bol bol konuştuk eski günleri yad ettik..

Bide bu hafta sevgilide gitti okulu açıldı. Şehir bomboş kaldı o gidince ya çok boşlukta kaldım. Napcağımı şaşırdım. =( Çok alışmıştım bütün yaz yanyana olmaya. Her istediğimde görebiliyordum napıcaz bakalım. Neyseki yarı dönemde bitiyor okulu.

Pazartesi bende okul sezonunu açıyorum artık. Geçen hafta açıldı ama gitmedim. Malum ekle/sil haftası kıl hocalar hariç ders yapan olmuyor pek. Salı günüde kursum başlıyor. Üds ve Kpds için kursa gideceğim. Dedim ya yoğun bi yıl olacak. İnşallah bu arada kilo vermeyide becerebilirim.

şimdilik bu kadar...

1 Ekim 2009 Perşembe

İzmir çıkartması ..

Gittim gezdim gördüm geldim.
Geleli bi hayli zaman oldu fakat ben yazcak enerjiyi ancak buldum kendimde.
İzmir güzel şehirmiş. 1 günde ne kadar gezilebilir gerçi orasıda var. Kordona gittik, saat kulesinede doğal olarak. Bi dünya fotoğraf çekindik =) kuzenlerle bol bol gülüp eğlendik. Yolda bol bolda midemiz bulandı =)
Forum Bornovaya gidildi ve İkeaya uğramadan geçilmedi. Forum semalarında bi dünya fotoğraf çekindik =) Çok eğlenceliydi ama hiç günün sonunu aklımıza getirmek istemiyorduk =(

İstanbul kadar kalabalık değil gibi geldi bana. Ama anladım ki denize uzaktan bakmayı sevmiyorum. İçinde olmalıyım denizin kulaç atmalıyım o denizde. Denize yakın bi yerlerde yaşamayı isterim ama istediğim an koşup denize girmek isterim sanırım. Daha bi tatil yöreleri olmalı.

Kuzenciğimden ayrılmak çok zor oldu küçük kuzumuz o bizim. Çok seviorum onu ben yirim yirim.

bu sene leyleği havada da görmemiştim ama yerimde oturmadım hiç ..

sevgiler..

27 Eylül 2009 Pazar

Yine bu aralar yazasım pek yok gibi.

Sabah 5te İzmir'e gidiyoruz. Kuzenim orda okuyor onu bırakacağız hemde gezeceğiz. İlk defa gidiyorum çok merak ediyorum notlarımı yazacağım burada =)

aklıma bişey gelmedi başka bu kadar

noktaa..

24 Eylül 2009 Perşembe

Bilmem ki bu ne !

Kafam karışık düşüncelerle ve ben kazanmayı düşünüyorum ne kazanacağımı bilmiyorum ama mutlu olacağıma inanıyorum sadece yaşamak güzel olan ama yarışlarda var işte onlarsız hiç olmadı olmayacakda.

Hayatımdaki belirsizlikle yaşamaya ben alıştım ama bazen acı çektiriyor bana. Aslında çoğu zaman acı çekiyorum. Umursamaz gibi davranmam umursamadığımdan değil kaçmamdan kaynaklanıyor. Kaçıyorum ve acımasız davranıyorum ama içim hep ağlıyor.

Gerçekten çok üzülüyorum bu içinde olduğum duruma ama çözüm benim elimde değil. En çokda canımı bu yakıyor işte elimden bişey gelmiyor. İyi yapamıyorum ailemi. Kendime bile bi iyilik yapamıyorum. Bazen çok saçma şeylerle uğraşıyormuşum gibi geliyor.

Artık çoğu zaman kendimi anlamıyorum ne yapmaya çalıştığımı bilmeden yaşıyorum. Ben kendimden bu kadar uzaklaşmazdım ama ben herşeyden uzaklaşmak istiyorum. Takılıyorum birşeylere sürükleniyorum sadece. Çok takıntılı bi insan olmak çok kötü bi durum. Geceleri uyuyamıyorum bu aralar çok sıkılıyorum


İçime akıyor yine bi dünya tuzlu su..

Güçlü durmaya çalışmak zor gelebiliyor bazen. Yine mutsuzluğa gömülmek istemiyorum. 2 ay öncesine dönmek istemiyorum. ben bi küçük kız çocuğu olmak istiyorum en sevdiğim rol bu.

Küçük bi kız çocuğu..
Çok masum ama ben hiç masum değilim olamam ki küçük bi kız çocuğu
hem küçük kız çocukları mutlu olur ben onlar kadar mutlu değilim anlık mutluluklar benimki
çok uzak bi durum sanki çok ii bi oyunculuk istiyor.
ama evren bize demiyormu inan rolüne ve ii oyna ben sana göndereceğim.

Ey evren duy sesimi ben inanmaya başlıyorum bütün yapmak istediklerime..
Mutluyum evren ben
Babamda sağlıklı ayrıca
Annemde çok mutlu
Masum olmak zor evren buna inandıramadım kendime o kadarda masum değilim.
Sevgiliylede çok mutluyuz evren.
En çok hayatımı dolduranlar bunlar evren. bunlar iyi olsun yeterki seni hiç boş bırakmayacağım hep birşeyler isteyeceğim senden söz veriyorum bak.
Kısaca babamın sağlığıyla gelecek huzuru istiyorum evren. Artık çok uzamadımı bu süre çok aylaklık yapıyorsun bir an önce yerine getirsen sevineceğim sabrımı taşırıyorsun artık...

Hadi evren artık acele et !

22 Eylül 2009 Salı

*** Yorucu geçiyor bu aralar. Çalışmak çok sıkıcı geldi bu sefer bana. Sevgiliyle beraber çalışıyorduk ya bizi hiç yan yana tutmadılar sevgili olduğumuzu biliyorlardı. Canımı sıkan bu değildi mağazada kimse adam gibi çalışmıyordu ve bana verilen görevi eksiksiz yerine getirmek kendimi enayi gibi hissetmeme neden oldu ve bu pazara kadar çalışacak olmamam rağman müdüre çıkmak istiyorum dedim ve ayrıldım. Sevgilininde yarın son. Gelemiyorum böyle haksızlıklara kıçı kırık bi yerde çalışıolar bi bok sanıolar kendilerini gerzekler topluluğu.

*** bayramınızda kutlu olsun cümleten.

*** Bugün sevgilinin ailesinin bayramını kutlamak için onlara gittim. Daha önce tanışmıştık annesiyle babasıyla ilk defa tanıştım ve ilk defa evlerine gittiğim için çok heyecanlıydım sevgili ise çok uyuzdu çok sakin çok sinir çok gıcık. sinir oldum ona. Sıcak bi ortamdı ama ben çok gerildim rahatlayamadım hiç nedenide sevgili. neyse buda yeter bu kadar.

*** Canım çok sıkılıyor şu anda. Çünkü babam biraz rahatsızlandı. Hastalığından dolayı hafızası gidio arada ve o durumlardan birini yaşıyoruz şu an. İlaçlarını verdik ve başka bişey yapamıyoruz bekliyoruz. Kendine gelmesini. Aslında tehlikeli babamın bu hafızasının gitmesi durumları. Buda yeter bu kadar kötü düşünceleri kovmak istiyorum.

*** aslında bişey yazmak istiyorum ama beceremiyorum. oda bana kalsın hepsi gibi

hoşçakalın..

14 Eylül 2009 Pazartesi

olması gereken

olması gereken !

çok saçma geldi şimdi birden..

neden olması gereken gibi yaşıyoruz ki
olması gereken olmuyorsa demekki olmaması gereken.
ayrıca kime göre olması gereken ki
bana göre olmuyorsa bana göre olmaması gereken olur
bu durumda bu durum beni bağlamaz.
ama ben çok dolandım bu olması gerekene
püf

hayat bizim kii

11 Eylül 2009 Cuma

çok yorgun ama çok mutluuuuu ihih =)

Bugün çok güzeldiii.. Undefinable ve Elizaphelia Eskişehir çıkartması yaptı. =) Sabah 9 da hızlı trenle geldiler. Yolculuk ayrıntılarını Undefinable'm ve Elizaphelia'm biloglarında anlatır. Sabah Hamlet karşılamış fıstıklarımı sonra Varuna'da buluştuk. Heyecanlıydım kuzucuklarımla buluşacağım için çok güzeldi onları görmek. Çok enerji doluydular ihih. Bugide geldi yanımıza ben gelmeyecek diye biliyordum İstanbula gideceğim demişti. onuda görmek güzeldi. Ankaralılar ve Eskişehirliler buluşması oldu. Ben bütün günü onlarla geçirmek isterdim ama olmadı bugün işe başladım 12 olmadan yanlarından ayrıldım yemek molamda buluşmak için sözleştik fakat o zamanda onlar uzaklarmış olduğum yere ve geç kaldılar. Bi kaç dakka görüştük yinede.

Çok tatlılar ya görmeniz lazım ben çok sevdim ikinizde =)

Ama bu bi başlangıçtı bizim için. Daha yeni başladık bizde bir Ankara çıkartması yaparız diyoruz =)

Çalışırken çok yoruldum ayrıca sevgiliyle birlikte çalışıyoruz o ayrı bi durum zaten =) çok güzel bi durum ihih

şimdilik bu kadar yazabiliyorum çünkü çok yorgunum beynim kelimeleri toplayamıyor.

sevgiler ..

9 Eylül 2009 Çarşamba

Benim stickerlerim =)


Bi kaç gün önce yapıştırdım duvarıma anca yazabildim =) Tam yatağımın karşısındalar. İlk gördüğümde bayıldım resmen çok tatlılar. Aslında kelebeklide almak istiyordum ama kalmamıştı istediğimden. Bulursam ondanda alacağım =)

Ve bunların aynısında elizaphelia'mda ve undefinable'mde de var =) Tamamen tesadüf ama çok güzel bi tesadüf. Elizaphelia'm bu yazısında yazmış gördüğüm anda şok oldum =))

Kediciklerim ve ben çok mutluyuz odacığımda.

bu aralar... =)

Bu aralar koşuşturmayla geçiyor gibi geliyor bana 2 gündür sabah erkenden kalkıp evrak tamamlamaya çalışıyorum. Biz sevgiliyle birlikte bayram döneminde bi yerde çalışcağız daha öncede çalışmıştım bu sefer sevgili bende geleceğim dedi. Orası bi dünya evrak istedi sanki nüfusuna geçirecek 2 gündür onları halletmekle uğraşıyoruz. Sonunda bugün hallettik ve cuma günü başlıyoruz.

Birde bayramdan sonra teyzemin oğlunun nişanı var onun için elbise bakıyorum. Abiye bişey almayacağım normalde de kullanabileceğim birşey almak istiyorum poloda bir tane beğendim. Her yerde de kışlıklar çıkmış o yüzden bulmak zor oluyor ne çabuk kışı getirdiler anlamadım ya. Uyuz oldum. Eskişehirde zaten çok yer yok olanlarda kışlık sezon çıkarmış. Ne yapacağımı bilmiyorum. Elbise gibide ufak bi telaşım var. Ben o kadar düşünmüyorum kuzenler daha meraklı ne alcaz ne yapcaz. Onlar aldı elbiselerini ben hala almadım daha çok var diye oturmaktayım =)

Bu aralar içimde tuhaf bi mutluluk var. Seviyorum bu halimi. Karabulutların gelmesini istemiyorum.

Bu aralar Elizaphelia'm ve Undefinable'm gelcekler Eskişehir'e hemde cuma günü yani işe başladığım gün bu duruma çok uyuz oldum =( ama yemek molamda görüşmeyi düşünüyorum =)) Çok merak ediyorumm onları.

8 Eylül 2009 Salı

21. ayda bittiii =)


Sevgiliyle 21. ayımız bitti. Deli gibi ay sayıyorsun demeyin ben çok zevk alıyorum. Sevgili okuyor mu bilmiyorum.

Ömrüm sevgiliyle geçsin onunla yaşlanayım istiyorum. Evet evet bunu çok istiyorum. Bazen çok kızıyor olabilirim ama inan benim istediğimi yapsa kızmam ihih =)

bugün bi mutluyumm sinirli bi gün geçirdim ama mutluyum işte.

seviyorum erik çekirdeğimi ihih....

6 Eylül 2009 Pazar

saçlarımm =(

Biraz önce saçlarımı yıkadım ve tarayım dedim. Perma yaptırdığımdan beri çok sık taramıyordum çok çabuk açılmasın diye normaldede çok saç tarayan bi tip değilimdir. Perma yaptırdığımdan beri saçlarım çok dökülüyor. Şekil vermek için köpük kullanıyordum köpükten mi acaba diye düşündüm ve köpük kullanmayıda bıraktım ama hala geçmedi. Taradıktan sonra dökülen saçlarımı görünce içim acıdı hep dönem dönem dökülürdü ama hiç bu kadar olmamıştı. Çok üzüldüm yaa
=( napıcağımı bilemedim şimdi yarın kuaföre uğrayacağım onlarda bakım diye bi dünya şey yapıyorlar ama pek geçireceğini sanmıyorum. Bide mevsim geçişlerinde de çok dökülür umarım kel kalmam =)

bi önerisi olan varmı ki yaaa ??

=(

3 Eylül 2009 Perşembe

Annemmmm

Annem bugün bi kez daha anladım sensiz olmayacağını. O kadar başka ki benim için. Nasıl güçlü bir kadınsın böyle güçlü olmayı nasıl beceriyorsun hiç anlamıyorum. O kadar kızgınken bile hala sakin olmayı becerebiliyor.. Sabır küpü. Gerçekten görseniz şaşırırsınız.

Bugün annemle çok uzun bi gün geçirdik. Babamın yapması gereken işlerle uğraştık ve yapamadık bi dünya sorun çıktı ve işlerin nasıl yapılacağını babam bilmiyordu bi dünya eksik vardı. Bunların hepsi babamın işlerini zamanında yapmamasından kaynaklandı.Bütün gün ordan oraya koşturduk ve ikimizde çok sinirlendik. Ve annem akşam babamla konuştuğunda hiç kızgın konuşmadı çünkü babamın morale ihtiyacı vardı vıdı vıdı vıdı. Belki sert geliyo size bu yazdıklarım ama ben annem gibi sabır küpü değilim. Çabuk parlarım. Söylerim söyleyeceğimi.

Babamla bi süre konuşmayı düşünmüyorum. Hayatımda bu kadar sorumsuz bi insan görmedim. Yumurta kapıya dayanmadan iş yapmaz. Zaten küçükken anlaşabilirdik babamla büyüdükten sonra annem daha büyük bi yer kapladı. İkisinin yeride aynıdır ayrılırmı diye düşünmeyin. Babamıda seviyorum ama annem bambaşka.

Ve ömrüm boyunca hep babamın yaptığı hatalara katlanmak zorunda kaldım. Halada devam etmekte bunlar. Babam kesinlikle kız olmalıymış yanlış olmuş. Annem Kadar güçlü değil. Annem benim için çok başka. Herşey bi yanada annem olmadan yapamam. O kadar başka bi yeri varki.

Gidip uyandırıp sarılıp öpesim geldi =)

Annem seni çok seviyorumm..

1 Eylül 2009 Salı

Bi tuhaf zamanlar yine. Babam yine hastanede biz yine annemle başbaşa. Daha önce yazdığım gibi babamı hastaneden çağırmışlardı. Bizde babamı hastaneye yatırmak için İstanbula gitmiştik. Bugün sabah babamı hastaneye götürdük Doktorlar yatış yapacağız bi kaç gün burada kalacak dediler. Her kan grubundan birer kişi çağırılmış eğer çıkarsa tek aday babam. Babamın yatışını yaptıktan sonra öğlene kadar babamla zaman geçirdik Eskişehirde babamın halletmesi gereken işleri olduğu için biz onları halletmek üzere annemle Eskişehir'e döndük.

Sinirlerim bu aralar yine çok bozuk. Babamı anlamak çok zor laf anlatmaya çalışmak ayrı bi zor. Bazen çok kızıyorum. Çok saçma şeyler yapıyo anlamaya çalışmak imkansız yaptığını kendi bile anlamıyo. Böyle bilmece gibi konuşmakta bişey çözmüyo gerçi.

bol bol dua etmekten başka elimizden bişey gelmiyo. Yinede çok şükür babam yatağa bağlı bi hasta değil kendi işini kendi görüyo..

Allah herkesin yardımcısı olsun.. Bütün hastalar şifasını bulsun..

Şimdilik bu kadar..

bi süre böyle gidip gelceğim..

hoşça kalın..

28 Ağustos 2009 Cuma

Nakil için bir umut daha..

Gittim derken yine burdayım.. sabah yola çıktık memlekete gitmek için Yolda halam aradı ve istanbuldaki hastaneden nakil için çağırıyorlar dedi.

Bu hafta babamın yattığı hastanedeymiş sıra. Nakil için bekleyenlerden sırası gelenleri çağırıyorlarmış sanırım. Pazartesi günü gelip yatış yapın demişler. Hazırlayacaklarmış babamı testleri falan yapılacak yine. halam istanbulda olduğu için onun numarasınıda vermiştik hastaneye. Halamı aramışlar o yüzden. Bizde geri döndük hemen bu geceye bilet aldık nolur nolmaz diye gece trenle gidiyoruz.

İnşallah bu sefer boş dönmeyiz. Çok umutlandık yine. Allah'ım bütün hastalara yardımcı olsun. Bizimde yüzümüzü güldürsün 8 aydan beri bekliyoruz. Bu sefer olacak inanıyorum.. Bol bol dua etmekten başka çaremiz yok.

Pek tadım yok bu kadar şimdilik..


Hoşça kalın...

1 hafta yokum kaçtım

öptümm

şizofren mim =)

Şizofren Peri'm beni mimlemiş. Kaç gündür düşünüyorum 7 garip mörf özelliği aklıma pek bişey gelmedi.. Ama Sevgili ne garipsin diye çok diyo bana bende bazen ne saçmaladım diyorum kendime ama iş yazmaya gelince bulamadım kilitlendim..

Neyse başlıyorum ufaktan bakalım neler gelecek aklıma..

1) Gece fotoğraf çekmekten korkarım mesela. Gece yatağa yattığım zaman yanlışlıkta telefonun kamerasını açtıysam çok panik olurum. Hemen kapatmaya çalışırım.

2) Sabahları uyanamamaktanda çok korkarım. Ölüp kalcam gecede sabah uyanamıycam öldüğümü bile anlayamayacakmışım gibi gelir.

3) Gece karanlıkta aynaya bakamam.

4) Bütün gece bi dünya rüya görürüm ve uyandığımda kendimi çok yorgun hissederim bazen olcaklarına inanabilirim ve bazen gerçektende olur.

5) Ben küçükken yaz okulunu kamp gibi bişey sanırdım. büyüdüm ve anladım kol gibi bişey..

6) Bulaşık köpüklerini bi dünya insan çok severken benim midem bulanır bööö çok tiskinçç

7) Biraz oğlan çocuğu gibiyimdir. Tek çocuk olduğum için babam beni her yere götürürmüş küçükken büyüdüğüm yerde ilçe olduğu için genelde herkes biribirini tanırdı. Babam traş olmaya giderken yanında gidip beklerdim daha neler neler. Bide dedemle pazara giderdik hazır bi sepet vardı alışverişi yaptıkran sora dedem beni at arabasına bindirip eve yollardı at arabasında tekerleğin olduğu tarafa oturup ayağımı tekerleğe sürtmeye bayılırdım..





En sevdiğim 7 şey ise;

1) gülmek

2) çukulata

3) waffle

4) deniz kum

5) türk kahvesi

6) çilek

7) 7 sayısı (sevgiliyle 7 aralıkta çıkmaya başladık ihih)

7leri bitirdim bende bu kadar bende bu mim'i Elizaphelia'ma ve Undefinable'me şutluyorum kolay gelsinn...

27 Ağustos 2009 Perşembe

kısa bi ara

Bi hafta falan yokum sanırım. Memlekete gidiyorum yine. Çok sıkıcı hiç gitmek istemiyorum net yok. Bide arkadaş falan yok. Zaten hepside evlendi ne aceleleri varsa. Kendimi ota böceğe vercem.
Planlarım var orda yapcaklarıma dair.

=> Hala bitiremediğim Madame Bovary'i ve Secret'i bitirmeyi ve hatta yeni bir kitaba başlamak

=> Kaplayamadığım diğer sütyen kutusunu kaplamak

=> Uyduruk telefonumla gündüzleri fotoğraf çekmek

=> Bide iftardan sonra bahçede koşmak (bahçe baya büyükte at koşturcam tabi korkmazsam) ve mekik çekmek. Yeter artık kilo almamalıyımmmm ühüü

Aklıma gelenler bunlar bi kaç bişey daha yaparım diyodum ama bu balık hafızam anca bunları tutabildi...
zanlımca sınavım kötüydü =(

yine inekliyorum

yine sınav ve yine inekliyorum(Edi'ciğimin tabiri =)))..

lanet ve nalet yönetim muhasebesini ba ile geçtim.

Sabah 11de ise finansal tablolar analizi var. Bu dersi üstten aldım ne zorum varsa al dönem içinde neymiş dönem içindeki hoca zor soruyormuş neyse bakalım kastı biraz beni.

Sabaha kadar çalışacağım sanırım zaten ne kaldı şurda. Sahuruda yaptım tam gaz devam ediyorum.

26 Ağustos 2009 Çarşamba

Kutu kutu kaplama ..

Kutu kaplayacağımı yazmıştım geçenlerde bi gün. Evet kapladım. Evde boş duran sütyen kutuları vardı 2 tane 1 tane boş ayakkabı kutusu kestirdim gözüme.

Önce gittim kumaş ve düğme aldım süslemek için kullanırım diye düşündüm. Kumaş ve düğmeler bunlar. Fotoğrafları telefonla çektiğim için çok kötü.
Hala bi makine alamadım ühüüüü ühhhüüü..


Sütyen kutusunun birini kapladım. Tamamını pembe kumaşla kapladım. Süslemek için aldığım düğmeleri pembede kullanmadım belk
i morda kullanırım. Süslemek için kullandıklarım ise daha önce evde olan inciler ve deniz kabukları. Gül ise bi tişörtümde broştu ama kutuma daha çok yakıştı.. =) İçine ojelerimi koyacağım için kapak kapanmayacaktı o yüzden kapağı kaplamadım açık duracak.



































Diğer sütyen kutusunu henüz kaplamadım. Onuda aldığım mor kumaşla kaplayacağım. Onuda kaplayınca yazarım..

Ayakkabı kutusunu dergilerden kestiğim resimleri yapıştırdım. İçini ve kapağını ise kumaşla kapladım. İçine makyaj malzemelerimi koydum.

















Emeği geçenler listesinin başında annem yer alıyor hepsini annemle birlikte yaptık... =)

Çok sevdim ama ben kutularımı..

İsteyene yaparım =)

24 Ağustos 2009 Pazartesi

yuppiii

Şu lanet ve nalet dersi geçtim sanırsam. Vizem oldukça iiydi ve finalimde ii geçti.. İnşallah geçerim bi sınavım kaldı geriye oda üstten aldığım ders.

Bugün ÜDS başvurusu yaptım. Ciddi ciddi başlıyorum yüksek lisans maratonuna. Ey evren ben başladım istemeye sende boş durma artık.

Şimdi ise gazozumu ve halleyimi alıp dizi izlemek istiyorum ama ne izlesem bilemedim. Lost'un 5. sezonunu izleyim bari. Tavsiyeleri bekliyorum bu arada.

bol bol sevgi...

içim eğleniyorrrr

bu aralar çok gülesim ve çok konuşasım var.

sevgiliylede bu aralar pek sık görüşemiyoruz dün bi ara görüştük ve hiç susmadan konuştum ve saçmaladım. =) çok eğlendim ama ben sevgili pek eğlenmemiş olabilir çünkü onu iğneleyici laflar söyledim biraz ama ben çok güldüm çok eğlenceliydi....

Sevgilide iftardan sonra arpan fazla geliyo senin diyo evet valla öyle arpam fazla geliyor napim. ihih..

İçimde bi enerji patlaması yaşıyorum resmen... Belki baazı şeylere karşı artık umursamazlık başladı aman olcağına varır durumları sanırım..

Eğleniyorum ama ben kendi içimde. Bugün bütün gün kutu kapladım.. Yarın ayrıntılı yazarım foto falan eklerim güzel bişi oldu.

Ay bide benim yarın sınavım var. Yönetim muasebesi lanet ve nalet ders. Ders çalışacağım bu gece.. Ama olsun sıkılmıyo içim ihih

İçim bildiğin eğleniyo amman nazar değmesin nolaaaaaarrrrrr..

23 Ağustos 2009 Pazar

hocam orucum bozulur mu ?? =)

Parmağımı kestim orucum bozulur mu ?

huhahay..

Her sene bu sorular soruluyor daha nasıl oruç tutacaklarını öğrenemedi insanlar...
Hocam kan aldırsam orucum bozulur mu ?
Hocam göz damlası damlatsam orucum bozulur mu ?
vesaire
vesaire
vs

Ama ben ciddiyim parmağımı kestim... =(

öle böle..

Ramazan geldi hoşgeldi =) Ramazan geldi beni bi uyku bastı anlatamam e sahura kadar oturduğum için bu durum normal sanırım sabahlarıda ancaaa 2-3 gibi kalkıyorum..

Ne yazsam diye baya bi düşündüm canım felaket yazmak istedi çünkü...

Bu aralar saçlarımı çok beğenir oldum bişi diil nazar değecek diye korkoyurum herkes perma çok yakıştı diyo. Teyzemler her yaz yaptırtmam taraftarı bak ne güzel her şekle giriyo toplayıncada çok havalı oluyorsun diyorlar. O kadarda ağlamıştım kötü oldu diye ay çok salakmışım =) ama napim ya ilk hali çok kötüydü kuaför beni makbuleye çevirdi. Jöleyle kıvırcık yaptı bide önlerimde kahkül vardı onlarıda Makbulenin önleri gibi yaptı nasıl bi bombe yaptı anlatamam. Ama açıldıkça güzelleşiyor. Bide ben bu aralar hiç köpük falanda kullanmıyorum yıkadıktan sora kurutmuyorum bile. Benim gibi üşengeç bi bünye için süper oldu yıka ve çık.. Saçlarım gür ve uzun olduğu için düzleştirmek baya bi işgenceydi benim için. Gerçi sevgili biraz şikayetçi gibi sarıldığı zaman falan saçlarım sıkışıyo kollarına acıyo saç diplerim, dur saçlarım diye bi feryat çıkıyo benden sonra ben saçlarımı çekiyorum öyle sarılıyo falan. Sevgili kahkülü seviyo aslında kışa doğru bi kahkül kestirebilirim. Boyatmadığım için anca ya kahkül yada perma. Zaten benim için perma bi dönüm noktası yaptığım en büyük olay o derece.

Amma saçsal bi yazı oldu bu yahu.... Bu yazı nerden aklıma geldi diye düşünüyordum ki Elizaphelia'mın yazdığı yazıdan geldi tabiki diye bir ampul yandı bende.

neyse yeter bu kadar... =)

21 Ağustos 2009 Cuma

Elizaphelia'm ve güzel ödülü (=


Mutlu mutlu mutlu bi durum yaşattı elizaphelia'm bana.

Bana kocaman bi ödül göndermiş.. Çok seviniverdim ödülüne (= Çok çok çok .. teşekkür ediyorummm

Bende bu ödülü birilerine göndereceğim gerçi ödülü almayan kalmadı sanırım ama olsun bende okumayı çok sevdiğim kişilere yollayacağım..



Sizleri okumayı gerçektende çok seviyorum..

Çooook sevgiler...

(=/=)

18 Ağustos 2009 Salı

park sefası =)

Bugün öğleden sonra anneciğimle kısır yapalım dedik sonrada ben dedimki kısır yapalım parka gidelim damadınıda =p çağıralım. Anneciğimde tamam dedi ben kısır yaptım annem sigara böreği sevgiliyede söyledim hazırlan bekle diye. Park hemen bizim evin arkasında sevgilinin evide diğer sokağın köşesinde. Anlayacağınız parkta sevgilide komşu =)

Gittik parka hazırladık sofrayı. Off o kısırda miss gibi olmuş ellerime sağlık valla =) sigara börekleride miss gibi anneminde ellerine sağlıkkkk =) Sevgilininde en sevdiği şeylerdir sigara böreği ve kısırr..

Yemekten sonra pis yedili oynadık baya gülüştük. Ben sıkılınca bıraktık =) Anneciğimle damadı kaynaştı baya =) hihih

Fotoğraf çekmedim valla hiç aklıma gelmedi.



işte geldim burdayım..

Sonunda bilgisayarıma kavuştum. Nasılda özlemişim anlatamam aldığımdan beri kurcalıyorum.

Blogları okudum amma çok şey şeyler yazmışsınız. Çok zevk aldım okurken ama yorum yapmadım. Böyle bi sorunum yorum yazdığım blog sayısı 5i geçmez ama bütün takip ettiklerimi okurum. Ne yazacağımı bilemiyorumki. Bazen yazıp vazgeçip siliyorum.

1 hafta boyuunca pek değişik bişey yapmadım. Evde kitap okudum bol bol. Sevgilinin doğum gününü kutladık dün. Başbaşa bi yemek ve ardından gelen bi pasta. Öyle atraksiyonsuz bi geceydi.

Ne yazsam diye düşünüyorum aa valla yazcak bişey bulamıyorum nasıl bişey oldum ben yarabbim.

Secret okuyorum bu arada ve uygulayacağım kesin =)

Antidepresanım bitti randevu için doktoru aradım yıllık izindeymiş bende vazgeçtim kullanmayacağım artık. Aslında kararsızda kaldım kötü olurmu 1 ay kullandım bırakacağım arkadaşım başlayınca bırakma kötü olursun demişti. 4 gündür kullanmıyorum pek bi değişiklik yok gibi. Bilmiyorum ne yapacağımı...

İstediğim çok şey var ama nasıl gerçekleştireceğimi bilmiyorum. Çok boş geçiyor zamanım. püf neyse bakıcam bişeyler...

kaçtım ben

11 Ağustos 2009 Salı

yok başlık..

Bi kaç gün yine kayboluyorum. Bilgisayarım tamire gittiği için yazamayacağım bu arada bol bol bilgisayardan uzak durabilmenin keyfini çıkaracağım. Evde bilgisayar olduğu zaman ondan uzak durmam çok zor oluyor. Çok seviyoruzda birbirimizi =) Sevgilinin bilgisayarını aldım ordan yazıyorum şimdi. İpod aldım kendime pembesinden ona şarkı atmak için istedim sevgiliden bilgisayarını hazır bilgsayar bulmuşken bide 2 satır bişiler yazayım dedim.

Evde bol bol keyif yapıyroum ve kitap okuyorum evde yalnızım yine bu aralar çok güzel sessizlik. Hala empatiyi bitiremedim ama doğru düzgün okuyamıyordum 2 günden beri deli gibi okuyorum ve bitmek üzere çok sürükleyici elimden bırakamıyorum. Bitirdikten sonra hangi kitaba başayacağımı bilemiyorum sırada o kadar çok kitap var ki. Secret la devam edebilirim. Aldım ve başlamamak için kendimi tuttum bi kaç kitap birden okumayı seviyorum fakat. Secret öyle tek başına okunmalı iyice özmsenmeliymiş gibi geldii. Kitap gözümde çok büyüdü umarım hayal kırıklığı yaşamam.

Bilgisayarım tuşlarıda çok tuhaf geldi ya. Basmıyormuş gibi geliyor çok yumuşak yaylı gibi benimki bu kadar yaylı değil. =)

şimdilik bu kadar çoooooooook öpüyorum..

7 Ağustos 2009 Cuma

20. Ay

Bu ay sadece başlık ...

anlayan anlar

!!!

mutluluk ve devamındaki burukluk...

Canım bişey yapmak istemiyor kendimi zorluyorum ama olmuyor. Kaç günlerdir yokum bi dünya şey yaptım.

Arkadaşım geldi İstanbul'dan Fulyam. Pazar günü geldi Eskişehirde heryeri gezdik sevdiğimiz her yerde oturduk. Fulyam 1. sınıftan yurt arkadaşım oda burda okuyordu geçen sene mezun oldu gitti. Beni ziyarete geldi iyikide geldi çok eğlendik. Mamidaysin arkasına gittik ilk önce orayı çok seviyoruz. Oturduk sohbet ettik bol bolda fotoğraf çektik. Eskişehirde o yokken açılan yeni yerleri gezdik kentparka bayıldı. Sazovaya gittik orayıda çok beğendi. Niye ben varken açılmadı buralar dedi =) Eski günleri hatırladık bol bol. Özlemişiz birbirimizi. Gece 4lere kadar oturduk doymadık konuşmaya anlattıkta anlattık.

Perşembe günü döncekti ama çarşamba günüakşam yemek yedikten sonra babamı doktoru aradı hemen Ankara'ya git uygun organ çıktı dedi biz apar topar teyzemleri aradık eniştem bizi götürür mü diye onlar hemen geldi Fulya başka bi arkadaşına gitti ve yola çıktık. Çok heyecanlandık çok sevindik hepimiz. 7 aydan beri bekliyorduk sonunda kandil gecesinde hayırlı gecede sıramız geldi dedik. 2 saatte hastanedeydik hemen yatış yaptılar babamı. Organ 2 kişiden birine nakil yapılacaktı. Diğer hasta 22 yaşında sarılık ve bi kaç hastalığı daha var. Durumu babamınkinden kötü. Babamın ve çocuğun tahlilleri yapıldı organ Çorum'dan gelecekti. Organ 5e doğru hastadan çıkarılmıştı sabah Ankaraya geldi ve vefat eden hasta bütün organlarını bağışlamış. Allah günahlarını bağışlasın mekanı cennet olsun diyorum ona. Onun sayesinde can buldu hastalar. Doktorlar sabah babam ve diğer çocuk arasında bi seçim yaptılar ve seçilen diğer çocuk oldu onun durumu kötü olduğu için. Çok üzüldük çok umutlanmıştık. Ama hayırlısı dedik o çocuğun daha çok ihtiyacı vardı. Teselli ettik birbirimizi yapacak başka hiç bişeyimiz yoktu. Babamın çıkışını yaptık 3te hızlı trene bilet alıp döndük.

Babam çok üzüldü ama kimse üzüntüsünü belli etmiyor. gülüyoruz devam ediyoruz hayatımıza ve beklemeye. İnanıyoruz en kısa zamanda bizede çıkacak. Böyle düşünürken suçlu hissediyorum kendimi birinin ölmesini bekliyorsun o yüzden çok fazla yorum yapmıyorum konu açıldığı zaman hayırlısı diyip geçiyorum. geldikten sonra teyzeme gittik yemeğe annemler neler olduğunu anlatmaya başlayınca ben başka odaya geçtim dayanamadım dinlemeye yemek yedikten sonrada başka bi odada uyuyup kalmışım gece boyunca hiç uyumadık bütün gece ne olacak nasıl olacak düşünmekten bekelemekten uyuyamadık.

Diğer hastanın kardeşiyle konuşmuştum orda kime hayırlıysa ona olsun dedi kardeşi verici olmuş abisine ondada sorunlar çıkmış kalbinde delik falan çıkmış nakil ameliyatında kalbindeki sorun içinde ameliyat yapacaklarmış ama kadavradan çıkınca iptal etmişler. Abisinin diğer hastalıklarınıda anlattı üzüldüm ona olacağını hissetmiş gibiydim çünkü acildi onunki. Allah'ım ona şifalar versin Ailesine sevdiklerine bağışlasın gerçekten çok zor.

Allah'ım en kısa zamanda babamada şifa versin.

26 Temmuz 2009 Pazar

güzel bir gün gülmek için =)

Ay bugün çok eğlendik. Sevgilinin teyzesinin oğlunu gezdirmeye çıkardık. daha öncede Kentparka gitmiştik hep beraber. Bu sefer Esparka götürdük. İlk başta bana ısınamadı elimi tutmadı hiç uzaktan baktı. Bu arada 2 yaşında utku ama çocuk tam bi fırlama. Ne desen anında nerde kullanacığını anlıyor. Küçük çocuk gibi davranamıyorum sanki büyümüşte küçülmüş çok afacan bişey. Bana ısınsın biraz diye gittik esparka oturduk karnı acıkınca mc çocuk menüsü aldık oyuncağıda görünce çok sevindi. Hamburgeri görünce çok sevindi. Pek doğru bişey değil çocuğa hamburger yedirmek biliyorum ama Utku hergün hamburger yiyen bi çocuk değil o yüzden bi sakınca görmedik. Çocukla gezmek bana bi tuhaf geldi. Esparkta çocuklar için oyuncakalr var fakat Utku sadece uzaktan bakmakla yetindi binmeye korktu. Bide Utku tektek oyuncakları gösterip bu ne? ne yapar? diye sordu çok meraklı bi çocuk. Migrosa girdik arabaya bindirdik orda arabayı çok sevdi inmek istemedi. Esparktan çıkınca hava kararmıştı ve Utku korktu evimiz nerde diye tutturdu eve gidesiye kadar kandırmaya çalıştık aydedeyi yıldızları falan gösterdik dondurma aldık ama yemedi. Eve gelince içi rahatladı geceden korkuyormuş.

EDİT: Utkucuğuma nazar değmesin diye foto kaldırılmıştır =)

Gerçekten güzel bi gündü ve çok eğlendim. Utku sevgili ve ben güzel bi üçlü. Sevgili 2 çocuk isterdi Utkuyu görünce 1 tane yeter demeye başladı =) Benim için güzel bi deneyim gibiydi daha önce böyle çocuğa bakmamıştım. Çok hoşuma gitti ona hamburger yedirmek, isteklerini yerine getirmek, bişeyler anlatmaya çalışmak hepsi çok güzeldi. Sevgili çocuk istemiyorum dedikçe sana Utkuyu getireceğim dedi. Çünkü Utkuyu görünce evlenesim geldi benim=)

Çok eğlenceli bir gün daha geçirdik

sevgilimle

=)

12 Temmuz 2009 Pazar

MİM (özlediklerim)

Şizofren perim beni mimlemiş. Mim konusu özlediklerim. Mim için çok teşekkür ediyorum banada bişeyler yazmak için bahane oluyor =) ama bu bahaneyi yapmak baya bi uzun sürdü kusura bakma pericim.. =(

Nelerimi özledim? Başlıyorum listelemeye =)

* 4-5 yaşında olup bahçedeki kuyunun dibinde çamurla pastalar yapmayı,

* Donup kalmadan gülmeyi çok,

* Deniz, kum ve güzenş üçlüsünü,

* Bisiklet üstünde artistik hareketler yapmayı,

* Burak ve Nur ile asmadan üzümleri toplayıp sonra çatıya çıkıp üzümleri yemeyi,

* Ortada sıçan oynamayı (Hatta ben ortada sıçan oynarken kolumu kırdım.),

* Çocukluğumu özlüyorum çünkü çok güzeldi o zaman herşey süper eğlencelerimiz olurdu. doya doya bi çocukluk geçirdim,

* Hatırladıklarım bunlar..

Bu mimi Elizaphelia'ma, Undefinable'me, Toslumbağa'ya ve Karılıksız Karı'ya gönderiyorum.


8 Temmuz 2009 Çarşamba

19.Ayımız ve 100. yazım =)

Kaç günden beri 100. yazı anlamlı olsun diye yazmıyorum =). Evet 18 ayı bitirdik güzel bi ay bizi bekler umarım diyorum çünkü biliyorum zor geçti bi kaç ay.

Güzel bi gün geçirdik sevgiliyle. Hiç ummadığımız bi anda alışveriş dalgası bizi sardı =) Nasıl oldu anlamadık ama bi anda ellerimiz poşetlerle doldu. Macera benim çakma Ray-ban almamla başladı. Neden çakmamı aldım Ray-banları çok yakıştırmıyorum ama bu pembe falan cazip geldi tam da heh işte süper oldu diyemediğim için çakma tercih ettim =)

Sonra sevgili Polo-Garage bakalım dedi girdik ilk turda bişey bulamadım 2. turda bi bluz ve şort dikkatimi çekti. Şortun pembesini daha önce annemin arkadaşında görmüştüm ama o pazardan almış. Şortu almadım %70 indirimi beklemeyi düşünüyorum am bluzu aldım sevgiliyede 1 tane tişört aldık.

Sevgili geçenlerde birinde bi capri gördüğünü söylemişti gerçi bunada capri denmez bol cepli olanları varya onlardan colinste vardı sanırım dedi oraya girdik ve bulduk. Ben en küçük bedenini denedim oldu ama bi tuhaf geldi. Dar kottan sonra çıplak gibi hissettim kendimi sevgiliye bi tanede tişört aldık bende alıcaktıım aynısından ama büyük oldu hoş durmadı.

Colinstende çıktıktan sonra parfümcüye uğradık almayı düşündüğüm parfümlere baktım onları yarın gidip alacağım.

Gidip bi yerde oturduk ve buzlu ice tea mangolarımızı içtik. Otururken ben bi yandanda plan yapmaya çalıştım ama hiç uygulayamadım. Evde güzel bi masa hazırlamayı düşünüyordum süpriz olsun istedim ama olmadı ayarlayamadım sevgiliye film indir gel dedim uzun sürer dedi teyzem gelcek o saatten sonra teyzemde gelmezdi. Uyduramadım anlayacağınız. Yine beraber yaptık yemekleri mum ışığında güzel bi yemekti.

Güzel bi gündü. Güzel dileklerim geçiyor içimden her zamanki gibi.


Gözlerimizin içi gülsün hep !

30 Haziran 2009 Salı

kafam karıştı ..

Hep heh tamam oldu derken tekrar başa sarmaktan çok yoruldum. Tam diyorum kendime geliyorum ama olmuyor. Benim önceden yüzüm hep gülerdi ama içten gülücüüklerdi. Şimdi ise sadece gülmeye çalışıyorum. Gülücüğümün sonunda yüzüm donuk bi hal alıyor. Bu çok canımı yakıyor. Ben hep psikolojime güvenirdim ben kötü olmam diye düşünürdüm hala yinede iyiyim diye düşünüyorum ama düzelmeyen bişeyler var. Ağır geliyor omzumdaki yükler. Sanki ben anne babayım ailemi toplamam gerekiyormuş gibi hissediyorum. Annemle başbaşa ilerlmeye çalışıyorum. Ama çok çabuk yoruluyorum.

Bi türlü atamıyorum üstümden bu durgunluğu.. Bu bişeylere karşı gelmek değil. Sadece kendime kızıyorum atlatamadığıma sinir oluyorum. Gülemediğim için üzülüyorum. Belkide gerçekten istemiyorum. Bunun için bişeyler yapmıyorum belkide. Düşündükçe dahada çok yoruluyorum bide kafam çok karışıyor napmam gerektiğini hiç bulamıyorum. Bazen doktora gitmeyi düşünüyorum ama bunu anneme söylesem o kadar kötümüsün diyecek bide buna üzülecek diye sesimi çıkaramıyorum. Ama haberi olmadan yapabilirim bunu.

Bide etrafımdakileri çok yoruyorum bunun için özellikle sevgili yani kimse çekmek zorunda değil benim bunalımımı.

of neyse yazarken yine karıştı kafam. Daha fazla çıkmaza girmek istemiyorum ..

28 Haziran 2009 Pazar

Durun 2 dakka saçmalıyım !! =)

Kaç günlerdir düşünüyorum ne yazsam ne yapsam ama zerre bişey bulamıyorum. Beynim boşaldı resmen nasıl bi durum anlamadım. Dedim Mörf başla sen gelir belki bişeyler. Yaptığım farklı bişeyde yok bu aralar bütün gün evde sevgiliyle 1 kadın 1 erkek dizisini izliyoruz, yemek yapıp yiyoruz.

Arada Aykut Oğut'un Evrenden torpilim var kitabınıda bitirdim. Reklamınıda iyi yaptım =) Valla kitap iyi hoşta kafayı takıınca bi tuhaf oluyor. ''Ay dur pozitiflemem lazım kendimi, acaba pozitifmiyim, acaba bu benim pozitif cümlem mi?'' moduna geçiyorsun. Kitap güzel hoş. Ben severim böyle kitapları en çok anlatışı hoşuma gitti adam deneyimlemediği şeyleri yazmamış ahkam kesmemiş. Tuttum. Oda eminim Allah razı olsun diyodur bana neyse geçelim..

Sıradaki kitabım ise Adam Fawer'in Empati. Bide benim 2 kitap birden okuma huyum vardır. Biri romandır diğeri ise kişisel gelişim yada beni daha çok saran bi kitaptır. Roman olanda klasiklerden olduğu için beni pek sarmaz. Açıkçası ben klasikleri okumayan biriyim. Sarmıyo beni okudum 10-15 arası okumuşumdur. Herşeyi en ince ayrıntıya kadar anlatıyor ya ölcem sanıyorum ya. Ne zaman bitcek acaba diye bakıyorum. Aslında evrenden torpilim var kitabına başlamadan önce Madam Bovary'ye başlamıştım ama evrenden torpilim varı daha çabuk bitirdim. Eminim Empati'de biter Madam Bovary hala orda burda sürünüyor olur. Ama bi kaç tane merak ettiğim klasikler var onları alıp okuyacağım mutlaka.

Birde bu aralar İstanbul pazarlarına sinir oluyorum. Bu Eskişehirde bi çarşamba pazarı var onda da hiç bişey yok olsada çok pahalı. İstanbulda olsam hiç mağaza mağaza gezmem valla giderim pazara pazarda da her marka var valla ohh misss.. Eskişehir'i bu kıtlığı yüzünden sevmiyorum ya. Bazen diyorum bi tişört alıyım süsliyim falan ama nerde istediğim gibi ne bocuk bulabilirim ne kurdela bulsamda baya bi masraf yaparım. Aslında İstanbul'a gidiyorum ama az kaldığım için babacığımın dizinin dibinden ayrılmak hiç içimden gelmiyor. Ahh ahh beni atıcaksınız o pazarın içine off diyorum sadece çıldırırım resmen. Düşünmesi bile süper.. =)

Kanımızda da var alışveriş manyaklığı =) Hele bu aralar ben çıldırabilirim deli gibi alışveriş yapmak istiyorum. Ağzımın suları aktı yaaaa =( =( =( =(


25 Haziran 2009 Perşembe

Kısa bi süreliğine dönüş =)

ta ta ta tammmmm =)

Kısa bi süreliğine döndüm. Aslında dün döndüm ama bütün gün sevgiliyle olduğum için yazamadım. Bol bol temizlik yaptık orda temizlik bitincede yapcak bişey bulamadım canım sıkıldı ben bi eskişehire gitmeliyim dedim ve atladım kaçtım ordan.

Kitap okudum can sıkıntısından Aykut OĞUT'un ''evrenden torpilim var'' kitabını okudum bitirmek üzereyim güzel bi kitap tavsiye ederim. Evrene pozitif düşünceler yollayacağım karşılığını alacağım =)=)

Sabah sabahda yan apartmandaki veletlerin cırıltısıyla uyandım başım çok kötü ağrıyo.

şimdilik bu kadar sora devam ederim.. =)

17 Haziran 2009 Çarşamba

ELF'ten ufacık bi dilek =p

Bide ELF ben yokken indirim yapmasın ya orda net yok.
Kaçırırsam uyuz olurum.
Fırça almayı düşünüyorum.

Yine yolculuk..

Bir kaç gün yine yokum. =) sanki olsamda kimin umrundaysa neyse hem ben zaten blökhçüğüme hesap veriyorum =p Nerelere gidiyorum evime gidiyorum. Yani doğup büyüdüğüm yere isim veremeyeceğim. =)

Bi kaç gün orada kalacağız annemle gidiyoruz. Ne zaman gelceğim konusu karışık belli değil yani. Hiç gidesim yok aslında sevgili burda olunca ondan ayrı kalmak istemiyorum. Daha doyamadım hem tam düzeliyoruz derken yine ayrılık girecek araya yine bozulcak diye korkuyorum. Ben ayrı olunca fazla hırçınlaştığım için =S



Bu aralar bişeyler yazamıyorum nedenini bilmiyorum. Yaptığım pek extra bişey yok. Yazasımda yok gibi aslında. Böyle oraya buraya gitme haberlerine dönüyo blökçüğüm. neyse bi gidip gelim yazcak bişiler bulurum. Fotoğraf çekeceğim orada hala makine alamadım ama telefoncuğumla idare edeceğim. Fotoğraflar güzel olursa sanada gösteririm blökhçüğüm.


Valiz hazırlayacağım. Şimdilik hoşçakal..

16 Haziran 2009 Salı

Eskişehir Eskişehir Eskişehir =)

Eskişehir'e döndüm dün akşam. Bu şehri seviyorum uzaklaşınca çok iyi anlıyorum bunu. Sıkılsamda bazen küçük gelsede bana seviyorum. Güzeldi babamla zaman geçirdim. Ayrılık vakti gelince yine durgunluk basıyor. Geçicek bunlarda diyorum her zamanki gibi..


11 Haziran 2009 Perşembe

Yine İstanbul yolcusuyum..

İstanbula gidiyoruuuuuuuuuuuuuuuuuuummm... !

Cuma gece bineceğiz annemle. Sabah babamın yanındayız... Sınav stresinden sonra çok iyi gelecek bana... Çok özledik babamı artık gel evine babam...

Sınavlarımda yarın bitiyor. Valla iyi geçmiş kötü geçmiş hiç umrumda değil çünkü bu sene benim için çok kötü geçti bitsin diye bakıyorum çok sıkıldım...




Bu sene bana boşa geçmiş bi zaman gibi geliyor. Yanımda babam olmadığı için. Büyük bi boşluk var hayatımda. Uzakda çok zor, çok özlüyorum..

10 Haziran 2009 Çarşamba

Tatlı istiyoruuuumm.....

Canım deli gibi tatlı istiyor. Ama öyle böyle değil ya neler neler geçiyor gözümün önünden. Dün geceden beri deli gibi istiyorum. Belki biri getirir diyede bekliyorum ama hiç kimse getirmedi. Bütün gün anneme kurabiye diye yalvardım ama yapmadı çıktı ananeme gitti. Aslında inip aşağı çukulata alasım var ama almayacağım akşam üstü sevgiliyle dışarı çıkınca planlarım var. =) Eve profiterol alıp o anlık tatlı ihtiyacımı giderebilmek için dondurma yiyeceğim.

Aslında kendimi frenlemeye çalışıyorum yine kilo aldım ve veremiyorum kiloları ama ama bu kriz karşısında dayanamayacağım. Mekik çekmeye başlarım ödeşiriz ;)

Şöyle bol fıstıklı bi fıstık sarma şerbetide kararında olcak ufff nasıl güzel olurdu 1 kilo falan anca paklar beni..

yada

Bol çukulatalı bi profiterol çukulata içinde boğulucak o toplar. yedikten sonra tabaktaki çukulatayı kaşık kaşık yicemm..

yada

Kaymaklı ekmek kadayıfıııııııı. Hemdeeee kaynağından yani Afyon'daaaann.. Bol kaymaklı olcak uff muhteşem bişi yaaa..

yada

Teyzemin yaptığı ağlayan kek valla o kadar hafif geliyorki o tatlı bana hani 2 tepsi koy gık demem. Çukulatası bununda bol olcak. Hepsi anında mideceğzimde olur.

yada

Koca bi çukulata sepetiii. İçinde tobleron, damak, çikolatalı gofret, çokonat, tadella olsun. Ama bunlarda büssssürü olsun. Birini bitireyim diğerine başlayım çatlayasıya kadar yiyim. Bene çukulatadan çatlamam ama neyse..

yada

Tadımda dondurma. Ama külahta falan istemiyorum. O dondurma dolabının arkasına geçip o kepçeyle yemek istiyorum. Külah kesmez beni..

yada

Fondüüüüü... ama sadece çilekli. O çukulata içinde o çilekleri yüzdüreceğim sonrada midemde yüzdüreceğim. huhahay =)

yada

Kestane şekeri ama oda çok olsun.. =)

yada

Waffle bol çukulatalı olcak oda içinde de çilek olsun muz olmasında başka herşey olabilir..

Uuffff resmen işkence yaptım kendime yaa ağzımın suyu akıyor resmen.. Sevgili çabuk işlerini bitir dışarı çıkalım yoksa hiç iyi şeyler olmayacak..

ortaya karışık

Günlerdir bişeyler yazamıyorum. Yazcak bişey bulamıyorum. Tıkandım kaldım. Dur biraz zırvalıyım.

Ordan burdan..

* Sevgili geldi hergün beraber geziyoruz. Özlemişim her gün berzber gezmeyi.

* Dün sevgili, sevgilinin kardeşi ve küçük yeğeni yle birlikte kent parka gittik. Amaç küçük yeğeni gezdirmekti. Çok tatlı bişey ya ama çok utanıyo beni görünce. Tahterevalliye ve kaydırağa binip durdu tuhaf korkuları vardı. 2 yaşında ama çok güzel konuşuyor. En sonunda oturduğumuz kafede uyudu kaldı sandalyede. Öyle güzel bi gündü işte.

* Hala sınavlarımda bitmedi. 2 tane kaldı. Ve biri yönetim muhasebesi üstelik klasik. Nefret ediyorum şu muhasebeden ya. Çok iğrenç bi ders bence. Çalış çalış bişeyde anlamıyorum yok bütçeymiş yok fiyatlandırmaymış.. Bi dünya zırvalık.

* Fotoğraf makinesi alma çalışmalarına başladım. Makineden anlamadığım için bir bilene danıştım. 2. el bişeyler arıyoruz yarı profesyonel işimi görür benim. Yardımcı olcak varsa sevinirim.. Daha öncede söylemişytim gerçi..

* Blökhçüğümün temasını değiştirmek istiyorum. Daha nasıl bişey istediğimi bilmiyorum. Sanırım yenilik istiyorum.. Yenilensin hayatımmmmm =)

* püf sıkıldım bitti burda sonra yazarım belki hadi kaçtım ben..

7 Haziran 2009 Pazar

1 buçuk yıl geride kaldııı... =)

Bugün itibariyle sevgiliyle 1 buçuk yılı geride bırakmış bulunuyoruz. Turuncu koltukta başladı aşkımız. Tabi 2 buçuk ay kadar bi tanışma süresi var öncesinde =) Anca karar verebildim =)  Herşeye rağmen mutlu olmaya çalışıyoruz. Zor zamanlardan geçtik ama daha güzel olcak inanıyorum buna.

her ne olursa olsun 

seni çok ama çok seviyorum 

hayatımmm

muckss koccamaaaaaannnn   =P

5 Haziran 2009 Cuma

..

Kaç günlerden beri finaller derdindeyim. bitsede kurtulsam diye bakıyorum çok sıkıldım. Bu seneden zaten bişey anlamadım derslerede gidemedim pek. O yüzden bu sene bir an önce bitsin istiyorum. 

Kaç gündürde Gazmede kalıyorum. Dün sevgilide vardı =)  3 haftadan beri görüşememiştik nasıl özlemişim nasıl özlemişim anlatamam. Sanki 10 yıl görmemişim. Artık hep beraber olacağız. İlk defa bu kadar uzun bir süre yanyana olacağız =)

Biraz kafamı toplayım daha güzel postlarla sizlerle beraber olmayı düşünüyorum ne yazacağımı bilemesemde.. =)

muaah

2 Haziran 2009 Salı

gereksizzz

Finaller başlamış bulunmakta. Havada pek güzel hiç evde oturasım gelmiyor ama elden bişey gelmiyor çalışmak lazım.

Yenilik istiyorum hayatımda. 
İstemekle olmuyor yapmak lazım dimi ama =)  
Sınavlardan sonra yapmak istediğim bi kaç şey var. 
İlk önce güzel güzel ciciler almak istiyorum..

Heyy ! Huzurum özledim seniii

Söylemek istediklerimi gömdüm en derine yine devam ediyorum. 
Bu sefer sonsuza kadar gitsin istiyorum. 
Başa dönmek istemiyorum. 
İçime atacağım şeyler olmasın istiyorum. 
Hiç bu kadar berbat olmamıştım..


Rüyalarım yine dallasa döndü bu aralar. Tanımadığım insanlar, bilmediğim konular, ben bile bilmediğim biri bi tuhaf anlamsız şeyler. Bide bide bide film tadında resmen rüyalar.

Beynim kısa devre yapcak gibi..




Tek istediğim huzur..   

30 Mayıs 2009 Cumartesi

Karman çorman..


Kötü bi gündü. Uzun bi süredir annemin dayısı hastaydı bağırsak kanseriydi. Bugün sabah kaybettik. Başaramadı atlatamadı o lanet hastalığı geç teşhis edilmişti. Boşu boşuna ölmüş gibi geliyor şuanda. Yeri başkaydı bambaşkaydı. Yıkıldım duyduğumda bi umut vardı atlatır diye düşünüyorduk ama olmadı. Annemlerin köyüne gittik cenaze için. Herkes çok kötüydü. Çok erkendi dayım ya. Olmadı bu şaka gibi herşey herkes vardı bi sen yoktun dayım senin o şen kahkahaların yoktu. Çok kötü bi şakaydı bu son şakan olmadı dayım hiç olmadı. Gitme dayım dedim hep içimden dayım çık bi yerden nolur dedim. Katesiniz (tatarcada nasılsınız demek) demeni bekledim dayım. Çok erkendi dayım aslında kızıyorum çocuklarına o ilk hastalandığında kolundan tutup götürmediler ya seni doktora çok kızdım ama sen geri gelmedin dayım. 

Çok küçükken gitmiştim o köye, yeniden görmek iyiydi benim için. Annemlerin eski evlerini gördüm ama kadının biri tuğlaları satmak için evi yıkmış sadece temeli duruyo evin. Sanki zengin oldun satınca o tuğlaları. Dursaydı ev en azından girer bakardık. Ne hakkın vardı  annemi ve teyzemleri ağlatmaya. Bahçe duruyordu diğer evlerde. Biz kapının arasından bakmaya çalışırken Bahçedeki kadın bizi gördü kapıyı açtı bizde girdik gezdik. Annemin ve teyzemlerin büyüdükleri bahçeyi gezdik. Evler çok değişmiş. Yıkılan yerler ek yapılan yerler... Annem anlattıkça hayal ettim nasıl olabileceğini neler yaptıklarını. Rüya gibiydi. Bahçede oturanların küçük 3 yaşlarında bi çocukları vardı adı Sinan'dı. Çok hareketli bi çocuktu sürekli etrafımda koşup aba aba diyip durdu. Çok sevimliydi. Annemin çocukluğuna gittim bugün çok duygusaldı.

Annem babasız büyümüş ve bugün annemin baba ne demek bilmediğini farkettim babam diyemedi bugün babasından bahsederken baba dedi sadece. Çok tuhaf oldum. 

İçimde büyük bi heyecan vardı. Ama mutlulukla dolu değildi o heyecan hüzün vardı. 

Tuhaf bi gündü çok yorgunum. Herkesle sağlıklı mutlu günler diliyorum...

Resimdeki minik Sinan mekan ise annemin büyüdüğü bahçe amcasının evinin önü.

28 Mayıs 2009 Perşembe

Yeni Mörf

Yeni Mörf'e alışmaya çalışırken bir yandanda beynimdeki karıncalarla boğuşuyorum. Nerden çıktı bu saç yaptırma anlamadım depresyondamıyım acaba diye düşünüyorum ama yok yok değilim. Kabul etmem ben öyle şeyi polyannayım ben. Polyanna olmayıda çok iyi beceremiyorum fakat yuvarlanıyorum kendi çapımda.

Yeni uğraşlar arıyorum kendime sınavlar bittikten sonra yapmaya başlayacağım uğraşlar arıyorum. Fotoğraf merakım var profesyonel bişeyler öğrenmek istiyorum. EFSAD'a bi uğrayacağım neler yapılıyor orada merak ediyorum.  

Birde ben evde mum yapardım yakınlara satardım =)  Hatta süs sabunlar bile yaptım sattım ama aldığım sabuncu beni kazıkladı sabunlar bozuldu. Ama mumda devam etmek istiyorum. bu konudada bi kişiyle görüşeceğim. 

Bu 2 uğraştan ya ikisiyle birden yada biriyle uğraşmak zaman geçirmke istiyorum. 
Sana yardımım dokunur fotoğraf yada mum hakkında bilgim var diyenler yorum yazabilirler. Çoooooooook mutlu edersiniz beniiii..  =)

25 Mayıs 2009 Pazartesi

bok gibi oldum.

Acaib sinirliyim şu anda biri bişey dövebilirim onu. Ne zamandan beri su dalgası yaptırmak istiyordum bugün annemle gittik kuaföre. İri olsun dalgalar dedim yok çabuk açılır da bilmem nede bi dünya şey saydı bana. Bildiğini yaptı ağzına sıçtığımın kuaförü. Resmen perma yaptı saçlarımı. Ne güzeldi saçlarım benim ya kıvırcık marul gibi oldum ya ='( 

Of ya bi daha son gidişim o kuaföre gerizekalı adam sanane ya açılırsa açılır senmi kullancan ben kullancam. Kuaförden geldiğimden beri ağlıyorum. BU saçları hergün nasıl düzleştireceğimem yanıyım verdiğim parayamı anlamadım.

Bok gibi oldu bok gibiiiiiiiiiiiiiiii.

ölcem sinirimden dişlerimi sıkmaktan kırılcaklar.

23 Mayıs 2009 Cumartesi

Kongre de bittiiii...

Bugün kongrenin son günüydü ve hiç beklemediğim bi süpriz yapıldı bize ama ben şok yani huhahay bunuda deryadan duydum çok güldüm ben şok yaneee dio  =)  Kongrenin son günü olduğu için kapanış oturumu yapıldı ve en sonunda bizler tek tek isimlerimiz okunarak sahneye çağrıldk ve hepimize çiçek verdiler. Herkes alkışladı çıkışta herkes çok memnun kaldığını söyledi ve herkes teşekkür etti. Ay bi tarafım tavandaydı valla yaaa  =)  nasıl mutlu oldum nasıl mutlu oldum anlatamam huhahay  =)  

Çok yorucu ama çok güzel bi organizasyondu ve keşke bitmeseydi =) Bi daha böyle bi organizasyonda yer alabilmeyi çooook isterimm  =)


Şimdi ise yorgunluk atmaya çalışıyorum.. 

Kongreeeeeeeeeeee =))

Yazamıyorum bu aralar çok özledim blökhçüğüm seniii. Bu yoğunum anlatamam =) 

17. Ulusal Yönetim ve Organizasyon Kongresi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi tarafından düzenleniyordu. Yani bizim okul =)  Bende orada görevliydim. Benim için çok güzel bi deneyim oldu böle bi kongrede olmak çok hoş. Başka bi hava. Kitaplarını okuduğumuz hocalarla karşılaştık.

Tek tek anlatacağım valla içimden geldi. 

1. gün 

Sabah açılış okulun kongre merkezindeydi. Öğleden sonra Anemon otele geçildi. Otelide beğenmedim pek ama neyse benim olmadığı için otel sorun yok =) Görevimiz 3 kız arkadaş bi salondan sorumluyduk ve konuşmacılara yardımcı olacağız, hoşgeldiniz falan diyoruz sürekli. Bir araştırma görevlisi yanımıza gelip bize birşey sordu ve sonra bize sizin okulda çokmuş araştırma görevlisi dedi. Biz görevlileri araştırma görevlisi sanmış ay bi hoşuma gittiki anlatamam. Lisansız biz daha diince pek şaşırdı. =)  Ay ama görceksiniz biz 3 kızı resmen dötümüz tavan yaptı =)  ama karar verdim yüksek yapcam ama ben akademik kariyer yapamam. Çok sınav var ya ona gir buna gir zor valla. Bende katılımcı olarak katılmayı çok istiyorum. Seneyede Çukurova üniversitesi düzenleyecek Adana'da olacak. Allah'ım nolaarr gideyim bende oraya hocalarımla =)  

2. gün yani bugün

Tüm gün oteldeydik ve yine aynıydı görevimiz. Bugünde bir erkek hocayla burun buruna geldik ben hocam buyrun diye yol verdim oda bana siz buyrun hocam dedi ama uleyn çeilin ben geliyorum diyebilirdim o lafı duyduktan sonra  huhahay =)  Ay nasıl kasıldım nasıl kasıldım düşebilirdim arkaya=) Bide en çok dikkatimi çeken şey şuydu bu yol verme durumlarında. Bütün orta yaş üzeri erkek hocalar çok küçük hanımlara bile yol verdiler ama bazı genç erkekler hiç yol vermediler. Yeni nesil unuttu böyle şeyleri şekerim =)

Akşam ise gala yemeği vardı ve çok eğlenceliydi. Hocalar türk sanat müziği korosu oluşturmuşlar ve güzel bi türk sanat müziği keyfi yaşattılar bize. Ay bi eğlendik bi eğlendik. Bol bol güldüm valla..

3. gün yarın oluyor

Sabah otellerden misafirleri toplayıp Anemon otele giderek başlayacağını biliyorum. Yarın devam ederim =)


Ay bu arada stajla ilgili bi yazı yazmıştım ya olmıycak falan diye. Staj yapacağım firmadan kabul edildiniz diye mektup geldi. Hala okuldan sigorta yapmasını istemekte ama hocama sordum gönüllü yapmak istemektedir diye bir belge veriyoruz onu kabul ederse olur dedi. Biraz ümitlendim inşallah oluuuurrrr. =)


Bide topuklu ayakkabı giymeyi hiç bilmiyorum. Bilmemekte değilde çok yorucu ya öldüm 2 gündür. Rahat az topuklu ayakkabılar istiyorum. 3-5 tane =))  Bide pantolon kumaşından olsun eğer staj işi olursa alcam güzel ciciler. Hayallerimide yazdım 2 dakkada.

Ama valla çok özendim 2 gündür milleti görünce ya. Yüksek yapcam kararlıyım ve de en az 1 kere bu kongreye katılımcı olarak katılacağım.

18 Mayıs 2009 Pazartesi

İstanbuull Macerası ..




Dün akşam 21.45 itibariyle Eskişehir'ime ayak basmış durumdayım. Özlüyorum bu şehrin sakinliğini İstanbul'a gidince. Güzel bi İstanbul macerasıydı. Fulymle görüştük 1gece onda kaldım.


Ortaköyle başlayan maceramız Emirganda devam etti. Emirgan korusunda fotolar çektik. Emirganda bi cafede oturduk sahilde ve ben mest oldum =) Ordan sora sahilde hem yürüdük hem foto çektik. Aşiyan, Arnvutköy, Bebek... Rumeli hisarını gördüm ilk kez ve o surlar muhteşemdi. Zaten hayranım bu şehre ama uzaktan aslında şehrede hayran değilim ben denize hayranım bu şehirde beni çekende deniz ve tarih.


Neyse devam ediyim.


Sonra dedikki otobüse binip taksime gidelim. Yürüseydikde aynı saatte taksime giderdik valla böle trafik olamaz. Gerçi İstanbul ahalisi alışıktır ama benim bünye hiç trafik görmediği için çok sıkıldım. İstiklal'de gezme planlarımız alt üst oldu. Zaman kalmadı bizde bir iki pasaja bakıp çıktık. Gecede hiç uyumadık bi dünya konuştuk. Fulymin bi tane karaktersiz sevgilisi vardı onu anlattık bi dünya konuştuk. Nasıl özleşmişiz ama anlatamam 2 dakka susmadık.


Dönüşte hüzün vardı yine babamı bırakıp geldim yine içim acıdı. Ama inanıyorum oda gelicek buralara az kaldı..

Çok güzel bi gün geçirdim ve İstanbul bana ii geldi.


Babamla bol bol zaman geçirmeye çalıştık, alışveriş yaptık. Çok özlemişim babamında keyfi yerine geldi. Herkese çok ii moral oldu.

Az kaldı dönüyorum..

Bir kaç gündür yazamıyorum. Nedeni ise daha önce söylediğim gibi İstanbulda olmam. Yarın Eskişehir'e dönüyorum. O zaman daha uzun uzun anlatacağım yaptıklarımı fotolar ekleyeceğim =)

Çok güzel geçti burda zaman ama keşke daha yavaş geçseydi.
şimdilik öptüm =))

15 Mayıs 2009 Cuma

Badem konseriiii




Dün akşam bizim okulda badem konseri vardı ve sevgiliyle oraya gittik. Valla ben çok eğlendim ya. Bütün şarkıları bağıra bağıra söyledim enerji doldum. Sevgilide dikildi öle pek sevmez böle şeyleri. Sonlara bide İlhan Şeşen çıktı geçi onun 2 şarkısını dinledik sonra çıktık çok kalabalığa kalmayalım diye.

Eve geldim hala Badem konserini devam ettim. Çok coştum ya. Sevdiğim bütün şarkılarını söylediler. Gerçi ben onların bütün şarkılarını seviyorum. =) 

Çok iyi geldi bu konser.

Daha güzel olacak artık herşey inanıyorum mutluluk bize doğru geliyo inan. 
hayat zor ama biz aşacağız herşeyi sen sarıl yeter muccuk sevgilim. 


Şarkıda bizim için gelsiiinnn..


Güneşin battığı yerden içini çok acımasız bir hüzün kaplar
Umutlar solar kalbinin derinliklerinde karanlığın sancısı dolar
Ve teninde garip bir his duyarsın sonra bir sessizlik sarar her yerini
Tek kelime bile söyleyemezsin
 
Öyleyse doğ güneş doğ güneş
Ve de hiç batma
Işığından kimseyi hiç kimseyi mahrum bırakma 


Sararmış umutlara sararan yapraklara kararan bulutlara doğ
Yaşanmamış çocukluklara dört duvar arasında kalmış insanlara

Öyleyse doğ güneş doğ güneş
Ve de hiç batma
Işığından kimseyi hiç kimseyi mahrum bırakma 

13 Mayıs 2009 Çarşamba

Haftaya bakışş..

Kaç gündür bişeyler yazasım yok. Bugün bi el atim bari dedim. Bulantılarım geçti gibi bugün daha iiyim.

Cuma gecesi istanbul yolcusuyum. Babamı görmeye gidiyoruz. Çok özledim babişkomu. İstanbula gitmişken Fulymi göreceğim birde bi gece onda kalacağım. Çok özleştik anlatcak çok şey var =) bu tatil ii gelecek bana gibi. Babamı görmek bana enerji ve güç vericek.

Okulda da şenlikler var pek bana göre birileri gelmedi ama yarın Badem var ona gitmeyi düşünüyorum.

Cuma günü sevgilinin kep töreni var. Bişey çıkmazsa gitmeyi düşünüyorum. Sevgilinin annesi ve kardeşide olucak. Heyecanlı olcak benim için hihih =)

Cuma günü yolculuklar günü olcak hem kep törenine hem istanbula =) Çok ii olcak benim için bu yoğunluk. İstanbuldan geldikten sonrada okuldaki bi kongrede görev alacağım. Ay sonrada sınavlar başlıo =( Bu kötü bi haber nese boşverelim.

Bu gecelikte bu kadar efenim

=)

gülün mutlu olun

12 Mayıs 2009 Salı

Hasta oldum birden bire. Anlamadım hiç bişey. Gece fena bi bulantıyla uyandım. Bütün gece uyumadım. Şimdide bulantı olcak diye bişeyler yemeye korkuyorum. Neden böyle oldu anlamadım =S

Derslerede gidemeyeceğim bugün. Çok halsiz hissediyorum =S 

Evde kitap okumayı düşündüm bende boş boş oturmayım dedim. Gustave Flaubert' in Madam Bovari adlı eserini okuyacağım =)

Yazasımda yok hiç blökhcüğüm =(
kaçtım ben hadi mua blökhcüğüm

11 Mayıs 2009 Pazartesi

blökhcüğüm bak sana nasl ulaşıyorlar =)



* Mörf ne demek?
Bence anlamsız bi kelime valla bulduysan bi anlamını banada söyle =)

* Eskişehirde sevgiliyle ne yapılır?
Eskişehir küçük kardeşim pek yapcak bişi yok. 2 tane park yapıldı oraları gezidr kıza bide
Odunpazarı evleri var. Artık gerisi sana kalmış

* Kocam ayaklarımın altında paspas oldu
Çok zeki gibi gördüm seni. Nasıl yaptıysan bizede öğrette bizde bilelim =)

* İhtiyacım olduğunda nerdeydin?
İnsafsız bırakıp gitti seni yapılır mı hiç zor zamanında yanında olmazsa ne anlamı var dimi
kardeşim =)

* Hıdırellezde gül ağacının altına resim çizmek iyi midir?
İyidir diyorlar ama çiz sen yinede nolur nolmaaz =)

Big Fish..


B-i-l-l-y ' nin tavsiye ettiği filmlerden biri. Ve gerçekten izlenilmesi gereken bi film.

Masal gibi bi filmdi ve hiç bitmesin istedim bambaşka dünyalara götürdü beni. Film bittikten sonra film hakkında bişey düşünemedim tek aklımda olan masal gibiydi keşke bitmeseydi oldu.

Hiç öyle süslü süslü kelimelerle film anlatamıyorum b-i-l-l-y güzel yapıyo o işi ondan bekliyorum bu güzel filmin konusunu yazar umarım =)

Mutlaka izlemelisiniz mutlaka ama..

10 Mayıs 2009 Pazar

mim..

Şizofren peri beni mimlemiş.


1-Yıl sonunda zengin olmak koşuluyla bir yıl boyunca her gece kabus görmek istermiydiniz?
-Ben genellikle çok sık kabus görürüm o yüzden pek bişi farketmez en azından para olcak karşılığında. Haybeye kabus görmicem

2-Kör olmak ve sağır olmak arasında nasıl bir seçim yapardınız?
- Aman Allah korusun ikiside kötü ama görmek başka bişi sağır olmayı tercih ederdim.

3-Öleceğiniz anı bilmek istermiydiniz?
- Belirsizlikten daha ii gibi gelebilir belki o zaman daha anlamlı yaşanır hayat.

4-Bu gecenin son geceniz olduğunu öğrenseniz birine söyleyemediklerinizden dolayı üzülürmüydünüz?
- Herkesi bulur içimde ne varsa söylerim sevdiğimi sevmediğimi içimde tutmam. vicdan rahatlatması gibi olur ama söylerim içimdekileri.

5-Eviniz yanıyor aileniz ve siz kurtuldunuz, son bir kez daha eve girme şansınız olsa neyi kurtarırdınız?
- Benim için anlamlı olan şeyleri kurtarmaya çalışırım biraz maddi şeylerde olabilir. bilgisayarımı ve telefonumuda alırım.


Bende ayci ' yi mimliyim bariiiii..

gerçi cvp vermezsin ama neseeeeeeeeeeee =)
* kafam karışık gibi

* bazende dönüyo gibi

* anlam vermediğim şeyler var gibi

* uzaksın gibi

* birden bire yakın oluyorsun gibi

* med - cezir gibi

* kafam gerçekten karışık gibi

* bazende dönüyo gibi

6 Mayıs 2009 Çarşamba

Hıdrellez.. =)



Günün anlam ve önemi için bir şarkı diyorum.

Gününüz güzel bütün dilekleriniz kabul olsun..

Muhteşem bir Sezen Aksu şarkısı. Müzik Goran Bregovic sanırım.

5 Mayıs 2009 Salı

Küçüklüğümün hıdrellezleri =)


Hıdrellez denilince aklıma hep her istediğim olcakmış yeni güzel mutlu günler olcakmış gibi geliyor. Hıdrellezlerde ateşler yakılıp üstünden atlanır ve ilk atladığın zaman dilek dilersin. Gül ağacının altına dilekler çizilir.

İlçede büyüdüm ben müstakil evimiz var ilçede kocamanda bahçesi var. Her hıdrellez akşamı annem bana ateş yakardı bahçede atlardım ilk atladığımda en çok istediğim şeyi dilerdim. Sonraki her atladığımda başka şeyler dilerdim. Çok eğlenirdim ama anlatamam size. Sonra mahalleye çıkardık mahallede çocuklar lastik yakardı ateş çok büyük olduğu için orda atlayamazdım ateşin yavaşlamasını beklerdim. Ateş azalınca ordada atlardım. Ateş sönmeye başlayınca mahalledeki kızlarla ip atlardık yakantop falan oynardık. Eve gelince üstüm is kokardı üzerimdeki kıyafetleri bahçede ipe asardım. Öyle asınca kıyafetlerin üstündeki is kokusu giderdi bide annem eskisi gitsin yenisi gelsin mi ne öyle bişi derdi.

Gül ağacı vardı bi tane kapının önünde onun altın istediğim herşeyi çizerdim. Gül ağacı kuruduktan sonra dileklerimi betonun üstüne tebeşirle çizmeye başladım. Ama bi dünya şey çizerdim aklıma ne gelirse.

Sabahda pikniğe gidilirdi. bileniniz varmıdır bilmiyorum. Tatarlar bilir kalakay (börek de değil poğaçada diil hamur işi diim en iisi=)) yapardı annem. Komşularla mangal falan aman ya aklıma geldikçe canım istiyor. Ama olmayacak bi daha o günler gibi güzel hıdrellezlerim.

Ama ya çok güzeldi o günler. Büyüdükçe ne gül ağacı kaldı ne üzerinden atladığım ateşler. Şimdi ise gazeterden kesip balkona koyduğum dileklerim var yada kağıtlara yazdığım dileklerim var. Herşey yapaylaştı yinede şanslıyım ucundanda olsa yaşadım eski hıdrellezleri.

Ay yine boğuldum çocukluğumdaaa ama çok mutluydum çocukken !

..

Sabah sabah uyanabileceğim en boktan şekilde uyandım. Staj yapcaktım bu yaz. Staj yapcağım yer bi fabrikaydı. Cv göndermiştim ben. Sabah bi kadın aradı biz başvuruları bu şekilde almıoruz zorunlu staj için belge istioruz ve okul sizi sigortalı göstermeli gerekiyo ve başvurularımızda bitti dedi.

Hayatımda bi bok düzelmiycek anladım ve artık uğraşmıyorum hiç bişeyi düzeltmeye çalışmıyorum.

Düzelmesini istedikçe olmuyor. Bi yerlerden patlak veriyorum ve zaten o kadar sorunlara dayanabilecek kadar gücüm yok benim. Hayatta hiç bişeyi süslü meyve tabakları gibi önümüze koymuyor. Ne var bi kere torpil yapsan. Bi kere olsada güç kazansam yalandan da olsa.

Kapalı bi kutuda gibi hissediyorum ve her geçen gün tükettiğim nefes sayısı azalıyormuş gibi yavaş yavaş bitecekmiş gibi bu nefes alma çabaları.

Yine içimdeki yenilgilerle boğuşuyorum. Yine beynimdeki düşüncelerden uyuyamamaya başladım. Bi yerlere gitmek istiyorum. Herşeyden uzaklaşmak yada bi şişe votka istiyorum kusasıya kadar içmek istiyorum.

Artık hayattan sorumlu olmak istemiyorum. !
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...